Yapılan Yanlışlar: Taxi
Posted: 11 Sep 2009, 23:09
Değerli hocalarım, kaptanlarım;
Her ne kadar birazdan yazacaklarım benim gibi gerek ATC gerek vpilot olarak bilgi dağarcığı dar olan birisi için basitçe yazılmış olsa da yazacaklarım sadece tavsiye niteliği taşımaktadır. Aksi takdirde hocalarımız dururken bana söz asla düşmez, düşmemelidir.
Öncelikle LTBA chartımızın bizi ilgilendiren kısmını screenshot olarak koyuyorum.
Hatırlatacağım bir kaç husus oldukça basit görünse de, bizim klavyemizden okumak hoş olmasa da, hata yapan kaptanlarımız var...
Konuya girmek istediğim nokta G,G1 taxiyollarının farkı. G ve G1'in ayrı taxiyolları olduğunu bilmeyen vpilotlarımız var. Bu durum bazen önemli karışıklıklara yol açıyor. Zira G1'e taxi yapacağını belirten kaptanımız G'ye; hakeza G'ye taxi yapacağını belirten kaptanımız G1'e taxi yapabiliyor. Yani iki ayrı taxiyolunda sıra oluşması söz konusu ve trafik biraz fazla olursa ATC olsun olmasın G1'de veya G'de bekleyen kaptanımız sıra kendisinde olmamasına rağmen piste çıkabiliyor. Demek istediğim G ise G; G1 ise G1 kullanılmalı. ATC size G1 derse siz de tutup G'ye giderseniz ve arkadan G1'e 5-6 trafik sıraya girerse sizin o trafikleri beklemeniz gerekebilir. ATC'nin taxiyolu olarak ne söylediğine dikkat edin. Yalnız şu var ki geri okumada G1 diyen ve G'ye giden kaptanlarımız da var. Zaten sadece G ile G1 aynı olmadığı gibi W ile W1 aynı değil. Sonuç olarak bu farkı bilmek gerekiyor. Ama tabi ki bilmek yetmiyor bunu uygulamak da gerekiyor. Sonuç olarak G1 denildiği halde G'de beklerseniz veya tam tersi olursa biraz bekleme ihtimaliniz var.
G ve G1den biraz yukarı çıkınca H ve K sorunu baş gösteriyor. Aynı şekilde H (Hotel) olarak telaffuz edilen taxiyolu genel olarak K'nın kulanılmasıyla işlevselliğini yitiriyor. H denilmesine rağmen kaptanlarımızın bazılarında K'yı kullanma eğilimi var. Yani F1,H,G1 ısrarla geri okumada söylenilmesine rağmen K,S,G yolları kullanılıyor ve ready at holding point diyor kaptanımız. Peki buradaki sorun ne diyeceksiniz. Benim anlatmaya çalıştığım taxi yollarını tam manasıyla bilmeyen pilotumuz bir de 25 knotsa uymayınca kendinden önce taxiye başlayan trafik normal H'den taxi yaparken kendisi S'ye geldiği zaman ready diyor. Şimdi ne olacak H'den taxi yapana mı yoksa ısrarla söylenilmesine rağmen kendi bildiği yoldan taxi yapana mı, bunu sizin görüşünüze bırakıyorum. Recorder sayesinde 25 knotsa uyan pilotlarımız var fakat benim bu yazıyı bu forumda yayınlamamın amacı sadece flythy kaptanlarımız değil herkesin faydalanabilmesi. Geri dönersek, sonuçta K'dan taxi yapan bir nevi sollama yapmış oldu. Bunu engellemek size bağlı, yoksa scenery yayınlayan hocalarımızdan oraya karayollarındaki sollama yasağını belirten tabelayı koymasını isteyemeyiz.
Sollama derken hâla sollama yapan pilotlarımıza rastlıyoruz. Bu durum mesela A3'de pushbacki tamamlamış olan trafik taxiyolunda tam toplanıyor ve sarı çizgi ortalı. Tam bu sırada arkadaki kaptanımız köklüyor gazı (öndeki tam pushbacki bitirmiş üzere onun için ilk hızı yavaş) A1'de diyelim ki uçak yok ama olsa çok yakınından geçecek ve sollamayı tamamlıyor. Yani aman sollama yasağı olan yerlerde sollama yapmayalım. Zaten bir de karşıdan taxi yolu takmayan birisi geliyorsa al sana tek şerit devlet yollarındaki kazalar... Tabi bu biraz abartılı oluyor ama sollama yapmak gibi bir lüksümüz asla yok. İsterseniz bu durumu devam ettirelim bu iki pilotumuz bakalım ne yapacak. Sollama yapan kaptanımız H'ye girdi ve amacı G1'den piste girmek. Bu sırada arkadaki kaptanımızın 25 knotluk bir sınırlaması olmadığı için o da köklüyor gazı basıyor K,S,G ve hemen hızlı bir lining up. Ama bu sırada H'de kalan kaptanımız boş durur mu, hoop topraktan kısa bir manevra ve başlıyor pistte koşturmaya. G'den piste o sırada girmiş kaptanımız ''Ulan herif sıramızı çalıyor, Şakir lan boş ver TO/GA falan gazı fulle oğlum diyor co-pilotuna ve ekliyor sollama beni sollarım seni!''. Ne oldu iki tane trafik pistte koşturmaya başladı arka arkaya. O sırada ikisi de can havliyle (aslında can havli diye bir şey olmaz sinirle diyelim) unicomu takip etmediği için arkadan halim selim gözüken ve 10 saatlik kayıt etmiş olduğu yorgun uçuştan sonra hadi bu sefer de VOR/DME yapalım demiş olan pilotumuz overheadden kafasını çevirince bir de ne görsün pistte koşturan iki trafik. Kaptanımız kısa bir passing geçiyor ve lövyeyi kendine doğru aniden çekip A/P'den çıkıyor. Ama bu sırada arka arkaya kalkan iki trafikden biri camdan kafasını çıkarıp arkasını görmediği için altındaki kütleyi yerden kesme telaşıyla kalktığında V/S birden Arşimet'in kaldıraçlarla gülleleri fırlattığı gibi bir gülle fırlatırcasına fırlıyor ve artık gösteremez oluyor V/S'yi. Peki öbür kaptanımız da airborn oluğunda bu iki kaptanımızın arkadan pass geçen ve normal prosedürü uygulayan pilotumuzla collision olma ihtimalı nedir? Kendisi crash olan kaptanımız haklı değil mi? Bu olay tabi biraz abartılı ve olması biraz zor. Ama bölümsel olarak benzer hadiseleri görebiliyoruz.
Bu arada geçen gün yaşadığım ve az da olsa benim de hatam olan kısa bir olayda kaptanımız at h/p 36R dedikten ve benden cleared for takeoff komutunu duyduktan sonra piste girdi. Benim hatam belki bu olabilir yani önce line-up deseydim olmayabilirdi. Ama sadece 36L inen VFR trafik (inmesine yine de bayağı vardı pas geçse bile o sırada 36R kalkış yapılır) olduğu için sorun olmayacağını düşündüm ki line-up denilmeden kalkış yapılmasında (etrafta durum müsaitse) bir sorun yok. Baktım kaptanım 36R'yi geçti 36L'ye çıktı ben ne yapıyor acaba düşündüm ve kanaldan türkçe/ingilizce isim söyleyerek ısrarla ulaşmaya çalışsam da 1 dakika geçmeden 36L üzerinde koşturmaya başladı. Yani hacı nasıl olsa bizim kalkış iznimiz var boşver kuleyi deyip normalde sesi kapalı olan fs PMDG'nin kalkış sesini duymak için açılmaması gerekiyor. (Radio muharebatı engelliyorsa) Tabi ki arkadaki Cessna yetişemedi ama bir aksilik olabilir. Daha sonra özel mesajla konuştuğumuz zaman Besim hocam kusura bakmayın landing, strobe ışıkları derken dalgınlığıma geldi, diyor.
Başka bir konu da kapılar. Ben elimden geldiğince kapı numarası vermeye gayet ediyorum. Bu iç hatlar/dış hatlar ayırmak için. Ama daha çok 208 olmak üzere iç/dış fark etmeden her zaman 208'de başlayan trafikler var. Belki sanırım fsde ilk heavy olarak gözüken kapı olması etkilidir bu popülerlikte. Kapı konusunda bazı arkadaşlar kapı numarası ve taxi yolları söylenildiğinde gitmekte zorlanıyor. Belki de kendisine yakın olan kapıya park etmek daha kolay geliyor. Ama sen şimdi 06 indin ben seni hemen oradaki cargo terminaline mi vermek gerek? İç hatlar uçuşu olduğu için 101 ile başlayan kapı veriliyor ve geri okuma da aynen geliyor, çok güzel. Ama kaptanımız gidiyor 221'e sonra 221 engine shutdown. Bu biraz ayıp olmuyor mu kapı numarasını geri okuduktan sonra? Mümkünse 221'e taxi yapmak istiyoruz derseniz amenna, o başka. Sonuç olarak general aviation, cargo, domestic, international diye ayırsak sizce de güzel olmaz mı?
Dediğim gibi sadece bazı tavsiyelerimizdir. Yanlışlar elbette vardır. Hatta gerçek hayatta da havacılıkla uğraşan dostlarımız Besim amma yaptın bu da böyle mi olur diyebilir. Hocalarımız bizden daha iyisini biliyordur. Ama sonuçta bire bir bir eğitim çoğu zaman söz konusu olmadığı için bizim de hatalarımız olacaktır, söylediklerimizden az da olsa yararlanan dostlarımız da olacaktır.
Saygılar, Sevgiler
Besim
Her ne kadar birazdan yazacaklarım benim gibi gerek ATC gerek vpilot olarak bilgi dağarcığı dar olan birisi için basitçe yazılmış olsa da yazacaklarım sadece tavsiye niteliği taşımaktadır. Aksi takdirde hocalarımız dururken bana söz asla düşmez, düşmemelidir.
Öncelikle LTBA chartımızın bizi ilgilendiren kısmını screenshot olarak koyuyorum.
Hatırlatacağım bir kaç husus oldukça basit görünse de, bizim klavyemizden okumak hoş olmasa da, hata yapan kaptanlarımız var...
Konuya girmek istediğim nokta G,G1 taxiyollarının farkı. G ve G1'in ayrı taxiyolları olduğunu bilmeyen vpilotlarımız var. Bu durum bazen önemli karışıklıklara yol açıyor. Zira G1'e taxi yapacağını belirten kaptanımız G'ye; hakeza G'ye taxi yapacağını belirten kaptanımız G1'e taxi yapabiliyor. Yani iki ayrı taxiyolunda sıra oluşması söz konusu ve trafik biraz fazla olursa ATC olsun olmasın G1'de veya G'de bekleyen kaptanımız sıra kendisinde olmamasına rağmen piste çıkabiliyor. Demek istediğim G ise G; G1 ise G1 kullanılmalı. ATC size G1 derse siz de tutup G'ye giderseniz ve arkadan G1'e 5-6 trafik sıraya girerse sizin o trafikleri beklemeniz gerekebilir. ATC'nin taxiyolu olarak ne söylediğine dikkat edin. Yalnız şu var ki geri okumada G1 diyen ve G'ye giden kaptanlarımız da var. Zaten sadece G ile G1 aynı olmadığı gibi W ile W1 aynı değil. Sonuç olarak bu farkı bilmek gerekiyor. Ama tabi ki bilmek yetmiyor bunu uygulamak da gerekiyor. Sonuç olarak G1 denildiği halde G'de beklerseniz veya tam tersi olursa biraz bekleme ihtimaliniz var.
G ve G1den biraz yukarı çıkınca H ve K sorunu baş gösteriyor. Aynı şekilde H (Hotel) olarak telaffuz edilen taxiyolu genel olarak K'nın kulanılmasıyla işlevselliğini yitiriyor. H denilmesine rağmen kaptanlarımızın bazılarında K'yı kullanma eğilimi var. Yani F1,H,G1 ısrarla geri okumada söylenilmesine rağmen K,S,G yolları kullanılıyor ve ready at holding point diyor kaptanımız. Peki buradaki sorun ne diyeceksiniz. Benim anlatmaya çalıştığım taxi yollarını tam manasıyla bilmeyen pilotumuz bir de 25 knotsa uymayınca kendinden önce taxiye başlayan trafik normal H'den taxi yaparken kendisi S'ye geldiği zaman ready diyor. Şimdi ne olacak H'den taxi yapana mı yoksa ısrarla söylenilmesine rağmen kendi bildiği yoldan taxi yapana mı, bunu sizin görüşünüze bırakıyorum. Recorder sayesinde 25 knotsa uyan pilotlarımız var fakat benim bu yazıyı bu forumda yayınlamamın amacı sadece flythy kaptanlarımız değil herkesin faydalanabilmesi. Geri dönersek, sonuçta K'dan taxi yapan bir nevi sollama yapmış oldu. Bunu engellemek size bağlı, yoksa scenery yayınlayan hocalarımızdan oraya karayollarındaki sollama yasağını belirten tabelayı koymasını isteyemeyiz.
Sollama derken hâla sollama yapan pilotlarımıza rastlıyoruz. Bu durum mesela A3'de pushbacki tamamlamış olan trafik taxiyolunda tam toplanıyor ve sarı çizgi ortalı. Tam bu sırada arkadaki kaptanımız köklüyor gazı (öndeki tam pushbacki bitirmiş üzere onun için ilk hızı yavaş) A1'de diyelim ki uçak yok ama olsa çok yakınından geçecek ve sollamayı tamamlıyor. Yani aman sollama yasağı olan yerlerde sollama yapmayalım. Zaten bir de karşıdan taxi yolu takmayan birisi geliyorsa al sana tek şerit devlet yollarındaki kazalar... Tabi bu biraz abartılı oluyor ama sollama yapmak gibi bir lüksümüz asla yok. İsterseniz bu durumu devam ettirelim bu iki pilotumuz bakalım ne yapacak. Sollama yapan kaptanımız H'ye girdi ve amacı G1'den piste girmek. Bu sırada arkadaki kaptanımızın 25 knotluk bir sınırlaması olmadığı için o da köklüyor gazı basıyor K,S,G ve hemen hızlı bir lining up. Ama bu sırada H'de kalan kaptanımız boş durur mu, hoop topraktan kısa bir manevra ve başlıyor pistte koşturmaya. G'den piste o sırada girmiş kaptanımız ''Ulan herif sıramızı çalıyor, Şakir lan boş ver TO/GA falan gazı fulle oğlum diyor co-pilotuna ve ekliyor sollama beni sollarım seni!''. Ne oldu iki tane trafik pistte koşturmaya başladı arka arkaya. O sırada ikisi de can havliyle (aslında can havli diye bir şey olmaz sinirle diyelim) unicomu takip etmediği için arkadan halim selim gözüken ve 10 saatlik kayıt etmiş olduğu yorgun uçuştan sonra hadi bu sefer de VOR/DME yapalım demiş olan pilotumuz overheadden kafasını çevirince bir de ne görsün pistte koşturan iki trafik. Kaptanımız kısa bir passing geçiyor ve lövyeyi kendine doğru aniden çekip A/P'den çıkıyor. Ama bu sırada arka arkaya kalkan iki trafikden biri camdan kafasını çıkarıp arkasını görmediği için altındaki kütleyi yerden kesme telaşıyla kalktığında V/S birden Arşimet'in kaldıraçlarla gülleleri fırlattığı gibi bir gülle fırlatırcasına fırlıyor ve artık gösteremez oluyor V/S'yi. Peki öbür kaptanımız da airborn oluğunda bu iki kaptanımızın arkadan pass geçen ve normal prosedürü uygulayan pilotumuzla collision olma ihtimalı nedir? Kendisi crash olan kaptanımız haklı değil mi? Bu olay tabi biraz abartılı ve olması biraz zor. Ama bölümsel olarak benzer hadiseleri görebiliyoruz.
Bu arada geçen gün yaşadığım ve az da olsa benim de hatam olan kısa bir olayda kaptanımız at h/p 36R dedikten ve benden cleared for takeoff komutunu duyduktan sonra piste girdi. Benim hatam belki bu olabilir yani önce line-up deseydim olmayabilirdi. Ama sadece 36L inen VFR trafik (inmesine yine de bayağı vardı pas geçse bile o sırada 36R kalkış yapılır) olduğu için sorun olmayacağını düşündüm ki line-up denilmeden kalkış yapılmasında (etrafta durum müsaitse) bir sorun yok. Baktım kaptanım 36R'yi geçti 36L'ye çıktı ben ne yapıyor acaba düşündüm ve kanaldan türkçe/ingilizce isim söyleyerek ısrarla ulaşmaya çalışsam da 1 dakika geçmeden 36L üzerinde koşturmaya başladı. Yani hacı nasıl olsa bizim kalkış iznimiz var boşver kuleyi deyip normalde sesi kapalı olan fs PMDG'nin kalkış sesini duymak için açılmaması gerekiyor. (Radio muharebatı engelliyorsa) Tabi ki arkadaki Cessna yetişemedi ama bir aksilik olabilir. Daha sonra özel mesajla konuştuğumuz zaman Besim hocam kusura bakmayın landing, strobe ışıkları derken dalgınlığıma geldi, diyor.
Başka bir konu da kapılar. Ben elimden geldiğince kapı numarası vermeye gayet ediyorum. Bu iç hatlar/dış hatlar ayırmak için. Ama daha çok 208 olmak üzere iç/dış fark etmeden her zaman 208'de başlayan trafikler var. Belki sanırım fsde ilk heavy olarak gözüken kapı olması etkilidir bu popülerlikte. Kapı konusunda bazı arkadaşlar kapı numarası ve taxi yolları söylenildiğinde gitmekte zorlanıyor. Belki de kendisine yakın olan kapıya park etmek daha kolay geliyor. Ama sen şimdi 06 indin ben seni hemen oradaki cargo terminaline mi vermek gerek? İç hatlar uçuşu olduğu için 101 ile başlayan kapı veriliyor ve geri okuma da aynen geliyor, çok güzel. Ama kaptanımız gidiyor 221'e sonra 221 engine shutdown. Bu biraz ayıp olmuyor mu kapı numarasını geri okuduktan sonra? Mümkünse 221'e taxi yapmak istiyoruz derseniz amenna, o başka. Sonuç olarak general aviation, cargo, domestic, international diye ayırsak sizce de güzel olmaz mı?
Dediğim gibi sadece bazı tavsiyelerimizdir. Yanlışlar elbette vardır. Hatta gerçek hayatta da havacılıkla uğraşan dostlarımız Besim amma yaptın bu da böyle mi olur diyebilir. Hocalarımız bizden daha iyisini biliyordur. Ama sonuçta bire bir bir eğitim çoğu zaman söz konusu olmadığı için bizim de hatalarımız olacaktır, söylediklerimizden az da olsa yararlanan dostlarımız da olacaktır.
Saygılar, Sevgiler
Besim